EVLENMEDEN ÖNCE GERÇEKTEN EŞİMİZİ Mİ SEÇİYORUZ
Eş sözcüğü birbirinin aynısı olan durumlarda kullanılır.iki ayağımız kulaklarımız ayakkabılarımız ve küpelerimiz gibi.. Oysa ki bazı durumlarda birbirinden çok farklı iki durumda da birbirlerini eş olarak sıfatlandırıyoruz. Bunlardan günümüzde en yaygın olanı karı-koca için eş kelimesini kullandığımızdır. Aslında birçok özellikleri yönünden farklı olan iki kişinin evlilik adıyla hayatlarını birleştirmeleri üzerine neden birden bire eş olarak adlandırılmaya başlanıyorlar. Bizler evlenirken kendimizdeki aynı özelliklere sahip kişiyi mi arıyoruz yada farklı özelliklere sahip bizi tamamlayıcı kişiyi mi arıyoruz . tabiî ki de tamamlayıcı kişiyi mi arıyoruz. Karı-koca eğer eş ise neden bu kadar zıt davranışlar sergiliyorlar? Eşimiz dediğimiz erkek kıyafet uyumuna , makyaja , saç bakımına karısı kadar özen gösteriyor mu veya kadın erkek gibi araba markalarını , hangi takım hangi futbolcuyu transfer ettiğini bir erkek kadar iyi biliyor mu genellikle bilinmez öyleyse bunlar nasıl eştir. Eş sözcüğü kullanmak yersiz bir durum olmuyor mu? Zaten hiç kimse evlenirken bir eş istemez ki ne yapsın kendinden bir tane daha kişiyle hayatını birleştirip İnsan evlenirken karşısındaki kişide kendini aramıyorsa ne arıyor peki ? Evleneceğim kişi iyi mi kötü mü her konu da anlaşabilir miyiz ? birbirimize karşı uyumlu davranabilir miyiz ? toplumda birbirimizi taşıyabilir miyiz? Sevgisini kaybetse dahi saygısını sonsuza dek devam ettirebilir mi… bunun gibi binlerce soru kafamızda dolanır durur. Bunların cevabını hiçbir zaman bulamayız o an her sorumuza olumlu cevaplar bulsak ta iler ki zamanda değişmeyeceğinin de garantisi yoktur. Bunun için kendimizle ilgili net kararlar vermeliyiz. Evliliği ne için yaptığımızı; ailemizden ve çevremizde ki kişilerin baskısından kurtulmak için mi evleniyoruz , yoksa hayatımızın geri kalanına o kişiyle devam etmek istediğimizden emin olarak mı evleniyoruz. Her ne kadar bu iki kişi birbiriyle evlenmek istese de başka etkenlerde evlilik kurumu daha oturmadan darbe oluşturabiliyorlar. Çiftler birbirlerinin ailelerine kültürlerine uyum sağlayabiliyor mu yoksa daha yolun başında iken ufak tefek konularda dahi tartışıyorlar mı? Uyumsuzluklar belirgin bir şekilde devam ediyorsa evlilik iki kişi içinde riskli bir yoldur.
Çiftler evlilik yoluna çıkmadan önce karşımdaki kişide neler arıyorum sorusunu kendine cevaplamalı ve karşısında ki kişide bunların olup olmadığını öğrenmelidir. Örneğin kesinlikle sigara içen bir karı veya koca istemiyorsanız karşınızda ki adayda bu davranış varsa evlenince bir şekilde bıraktırırım mantığıyla ilerde sorun olacak bu davranışı konuşup çözmeden evlilik yolunda bir adım atmakta başka bir risk olacaktır. Buraya kadar anladık ki karşı taraftan önce kendimizi tanımalı ne istediğimizi belirlemeliyiz. Nasıl ki bir işe başlarken ne olursa yaparım abi diyerek başlarsak başarıya ulaşmamız güçse evlilikte de ne istediğimizi kafamızda belirlemeden evlenirsek mutluluğu yakalamakta güç olacaktır.
Evlilikten ne istiyoruz ; aşk mı sevgi mi saygı mı güven mi heyecan mı dindar bir aile mi huzur mu destek mi …? Önceliklerimiz hangileri ise onları belirlemeliyiz. Evlilik adımını attığımız da sevgi mi gerekli aşk mı dersek ? ne diyebiliriz sevgi diyebilmeliyiz çünkü aşk o insanı kör eden karşısındakini kusursuz gösteren ve onsuz yapamayacağını düşündüren bir duygudur. Oysa sevgi karşımızdaki kişiye ihtiyacımız olduğunu hissettiren onunla mutluluk duymak eksiklerimizi fark ederek hoş görmektr. Yani aşıkımızdan değil bir ilişkide sevgimizden emin olmalıyız. Bir diğer önemli nokta ise konuşabilmektir. Konuşamamak evlilik için bir yıkıcı etmendir. Mutluluklarınızı , sorunlarınızı,zihninizi açan bilgilerinizi kısaca her şeyi konuşabileceğiniz bir çift olmalısınız. Çiftler bu iletişimi başarabilirlerse evlilik için sağlam bir adım atmayı başarmış olacaklardır.
Evlilikler de bir de yaş etkeni önemlidir. Çiftler evlilik sorumluluğunu alabilecek olgunluğa eriştiklerinde evlilik kararı almalıdır. Bu da ortalama kadınlar için 20-25 yaş erkekler için en erken 25 yaş olmalıdır. Son olarak ta evleneceğimiz kişiler konusunda bir bilene danışmalıyız. Fikrine güveneceğimiz sizi tarafsız yorumlayabilecek hatta mümkünse profesyonel bir kişiye danışmalısınız. Çünkü insan özelliklede aşık ise kendi ilişkisine dair sağlıklı karar alamaz. Duyguları kişiyi ele geçirir ve doğru karar almasına engel olabilir. Bunlar evleneceğimiz kişiye başkalarının karar vereceği anlamına gelmez . bütün bunları değerlendirdikten sonra evlilik kararını siz almalısınız Hayat arkadaşınızı bulmanız dileğiyle…
NAZLI ÇALIŞKAN
AİLE VE EVLİLİK DANIŞMANI